Hamilelik Süreci İçerisinde Baba Olmak!

Her zaman hamilelik öncesi ve sonrasında kadınların durumu konuşulur. Ama bu süreç içerisinde ihmal edilen birisi, erkektir. Baba olarak vazifesini deruhte edecek olan erkek, gebelik sürecinde en az kadın kadar stres ve sıkıntı yaşayan birisidir. Peki ama bu sıkıntılar neler? Şimdi bunları irdeleyelim.

Terk edilmişlik duygusu

Üreme süreci içerisinde aktif bir rol alan erkek, gebelik sürecinde kendisini dışlanmış ve yalnız hisseder. Bebeğin anne karnı içerisinde büyümesi ve gelişmesi, sadece anneye bırakılan bir sorumluluk halini alır. Doktor randevuları ve görüşmelerinden, deneyimli annelerin ve yakın akrabaların kadına yaptıkları tavsiye konuşmalarına kadar, erkek hiçbirinin içerisinde yoktur. Halbuki kadın her gıdayı arzuladığında ve kendisini yalnız hissetmeye başladığında yanında olan yalnızca erkektir. Ama durum böyle olsa da, kadının ilgi odağı olduğu ve özenle kendisine ikram edildiği süreçler dahi erkek neredeyse  hiç dahil olamaz, ve süregelen durum gereği genelde dışarıda kalıp ancak destek noktasında aranmaktadır. Tüm bu durumlar, babanın kendisini terk edilmiş hissetmesine neden olabilir.

Cinsellik korkusu

Baba artık kadınına dokunamama sorunu yaşar. Yatakta ki bu uzaklaşma, birçok sorunun da başlangıcı olabilir. Yalnızlaşma ve kendisini suçlu hissetme gibi durumların yaşanması muhtemeldir. Erkek cinsellik istediğinde, kadınına zarar vereceği bir şeyi nasıl düşündüğünü söyleyerek kendini suçlayabilir. Aslında eşin hamile olması, dokunma ve cinselliğin yaşanmasına tam anlamıyla mani değildir. Bebeğin zarar göreceğini düşünen çiftler, yatak odalarında kendilerini tatmin etmek ve sıcak ilişkilerini sürdürmek anlamında daha farklı yöntem ve ilişki içerisine girebilirler.

Böylece uzun bir hamilelik dönemi içerisinde dokunmanın ve sarılmanın sağlamış olduğu etkileşim ve sevgiyi rafa kaldırmamış olurlar. Bu şekilde yapıldığında, hamilelik süreci iki taraf içinde daha güzel geçebilir. Hamilelik sonrasında ise yaşanan lohusalık dönemi, daha çabuk atlatılır ve cinsel birleşme daha hızlı bir şekilde gerçekleşir. Ama gebelik sürecindeki uzaklaşma, birçok ön yargının ortaya çıkmasına sebep olur. Bu önyargı ve kaygılar, doğumdan sonra da lohusalık döneminde devam eder.

Duygu değişiklikleri…

Erkek gebelik süreci sonrasında yaşanılan değişiklikler sonrasında, depresif hallere girebilir. Ama erkeğin böyle bir dönemde daha dikkatli olması gerekir. Bebeğin hanımını kendisinden alacağından, kadınına ve çocuğuna iyi bakamayacağına kadar birçok düşünce, olumsuz ve tedirgin duyguların meydana gelmesine ve sonucunda depresyona sebep olabilir. Bu gibi durumda erkek, hanımının yanında olmalı ve sürekli onunla iletişim halinde olmalıdır. Erkek kendi babasıyla konuşmalı, babalık bilgisi ve deneyimlerinden faydalanmalıdır. Ön yargılarının ortadan kalkması için çabalamalıdır.

Eş görünüşü…

Erkek eşinin doğum sonrasında eskisi gibi çekici olmamasına hayret edebilir ve canı sıkılabilir. Ancak bu durum kadın içinde bir tehdittir. Kadına yardımcı olması gereken erkek, hanımını beğenmez ve eski fizik ve görünümüne sahip olması için önü cesaretlendirmezse, daha vahim durumlar meydana gelebilir. Bu dönem içerisinde kadın da kendi görünümünün erkeği tarafından onaylanmadığını düşünür. Bu daha fazla strese girmesine neden olur. Erkeğin bunu belli eden halleri ise depresyona yakalanma riskini arttırır.