Prof. Dr. Barbaros Ilıkkan
Sarılık yaşamın ilk haftalarında tüm yenidoğanların yüzde 60’ında görülür. Çoğunlukla bir hastalık nedeni değildir. Bebeğe zarar vermeden kendiliğinden geçer. Yeni doğan bebeğin erişkine göre daha yüksek olan hemoglobin değeri, kırmızı kan hücrelerinin kısa yaşam ömrü ve karaciğerlerin bilirubin’i ortamdan uzaklaştırabilme kapasitelerinin yetersiz olması sarılığın nedenidir.

Hastalıkla karıştırmayın!

Sarılığın izleminde önemli olan; hastalık nedeni olan sarılık ile yenidoğan dönemine özgü doğal sarılığın birbirinden ayırt edilmesidir. Bu da bebeği izleyen çocuk doktorunun görevidir. Bir hastalık sonucu olan sarılıkta bilirubin seviyeleri tehlikeli düzeylere çıkabilir ve özellikle sinir sistemi gelişimini olumsuz etkileyebilir. Tehlikeli değerler bebeğin kaç günlük olduğuna, artış hızına, bebeğin ağırlığına ve hasta olup olmadığına göre farklılık gösterir. Bu nedenle sadece bilirubin’in rakamsal değeri ile karar vermek kesinlikle doğru değildir.
Yaşamın ikinci gününden itibaren başlayan, üç haftadan uzun sürmeyen, 15mg/dl’yi geçmeyen, sadece indirekt bilirubin’in yükseldiği ve kan uyuşmazlığı olmayan sarılıklar çoğunlukla fizyolojiktir ve tedavi gerektirmez. Bu tanımın dışında kalan sarılıklı bebekler çok yakından izlenmelidir. Sarılığın nedeni çok sayıda hastalık olabilir. Bu durumda önemli olan, sarılığın nedenini bulup, gerekiyorsa erken dönemde tedavisine başlayabilmektir. Kan uyuşmazlığı, karaciğer hastalıkları, hipotiroidi, enfeksiyon ve bazı özel beslenme gerektiren hastalıklar sarılığın nedeni olabilir ve tedavide gecikme, geri dönülemez hasarlar bırakabilir.

Yaşamın İlk 5-6 günü çok önemli

Yeni doğan bebekte önemli olan, sarılığın bir hastalığa bağlı olmadığına karar verebilmektir. Yaşamın ilk 5-6 günü, sarılık izleminde çok önemlidir. Bu dönemde yakın doktor-hasta ilişkisi, erken tanı ve gereken önlemlerin alınması için şarttır. Bir hastalık nedeni olabilecek sarılıklar çoğunlukla ilk 24 saatte ortaya çıkar ve hızla yükselir. Bu nedenle ilk 24 saatte sarılığı başlayan bebekler nedeni anlaşılıncaya kadar, tetkik ve sarılığın fototerapi veya gerekirse kan değişimi ile tedavisi için hastanede tutulmalıdırlar.
Yenidoğan sarılığı büyük bir çoğunlukla doğaldır ve tedavi gerektirmez. Sağlıklı bebeklerde yaşamın 4-6. günlerinde en yüksek bilirubin seviyelerine ulaşır ve sonra yavaş yavaş 3-4. haftalarda normal değerlere iner.

Doğal sarılığın uzaması

Doğal sarılığı olan bebeklerde bu dönemin uzamasının iki önemli nedeni, yeterli beslenememe ve anne sütü sarılığıdır.
Yeni doğan bebekte önemli olan, sarılığın bir hastalığa bağlı olmadığına karar verebilmektir.
Yaşamın ilk 5-6 günü, sarılık izleminde çok önemlidir. Bu dönemde yakın doktor-hasta ilişkisi, erken tanı ve gereken önlemlerin alınması için şarttır.
Yeterli beslenememe, sarılık nedeni olan maddenin (bilirubin) atılımını yavaşlatır ve kandaki değerler bu nedenle uzun süre yüksek kalır, bu durum çoğunlukla tehlikeli düzeylere ulaşmasa da olasılık her zaman vardır. Beslenmenin yakından izlenmesi ve anneye emzirme eğitiminin sağlanması bu olasılığı kolaylıkla engelleyecektir.
Sadece anne sütüyle beslenen ve iyi büyüyen bebeklerde büyük olasılıkla sütte bulunan doğal bir madde nedeniyle sarılık uzun sürmekte ve yüksek düzeylere çıkabilmektedir. Bu tip sarılığın, çoğunlukla tehlikeli olmamakla beraber doktor kontrolünde izlenmesi gereklidir. Tedavinin bebeğin anne sütünden kesilerek yapılması hiçbir zaman uygun değildir. Bu, annenin sütünün tamamen kesilmesine neden olabilir.
Yaşamın ilk günlerinde hastane koşullarında doğru ve ayırıcı tanı, bebeği hem olası tehlikelerden zamanında korur hem de doğal sarılık kararı verildiğinde yaşamın ilerleyen günlerinde gereksiz tetkikler yapılmasına engel olur.