Sağlıklı bir bayanın yumurtalıkları, her ay yumurtlama döneminde,  sperm ile yumurtanın birleşmesine yani zigotun oluşmasına ve gelişmesine uygun bir ortam yaratmak için hazırlık yapmaktadır. Bu hazırlıklardan biri de, bayan hormonları olan, östrojen ve progesteron hormonları salgılayarak gerçekleşmektedir. Salgılanmakta olan bu hormonlar da rahime duvar oluşturmaktadır. Eğer sperm ile yumurta birleşmez ise yumurta çatlamakta ve oluşturulan rahim duvarı kirli kan ile dışarı atılmaktadır. Sağlıklı bir kadının yumurtalıkları, doğurganlık döneminden, menopoz dönemine kadar her ay düzenli olarak bu hazırlıkları yapmaktadır. Bu rahim duvarına tıpta “endometrium” adı verilmektedir. Rahim duvarı kalınlaşması da bu zarın normalden fazlaca kalınlaşmasına verilen addır. Tıpta bu duruma “Endometriyal hiperplazi” adı verilmektedir.

Rahim Duvarı Kalınlaşması Nasıl Tespit Edilebilir?

Rahim duvarı kalınlaşmasını kişi kendisi tespit etmesi mümkün değildir. Kişinin kendinde gördüğü belirtiler doğrultusunda, başvurduğu hekim tarafından yapılan tıbbı tetkikler sonucunda karar verilir.

Aşağıdaki belirtileri yaşayan kadınların, kadın doğum uzmanına muayene olmaları gerekmektedir.

  • Düzensiz adet kanamaları,
  • Adet periyotlarının aralarında görülen fazla kanamalar,
  • Vajinada hassasiyet,
  • Adet dönemlerinde şiddetli kasılma ve şiddetli kasık ağrıları,
  • Yüzde ve vücutta sivilcelenme,
  • Kişinin kendisini özellikle bu dönemlerde fazlaca orgun hissetmesi,
  • İlişki sonrasında lekelenme ya da kanama görülmesi,
  • Özellikle adet dönemlerinde terleme kişide bu hastalığın olabileceğinin habercisidir.

Kadın doğum uzmanının yaptığı muayene ve rahim içinden alınan biyopsi sonrasında, patoloji sonucu ile hastalık teşhis edilirse, kişiye uygun tedavi süreci başlatılır.

Rahim Duvarı Kalınlaşması Kimlerde Görülebilir

  • Aşırı Kilolu (obez) bayanlarda
  • Şeker hastası olan bayanlarda
  • Uzun süre sadece östrojen içeren doğum kontrol hapı kullanan bayanlarda
  • Ergenliğe yeni girmiş ve yeni adet gören bayanlarda
  • Menopoza girmesine kısa bir süre kalan bayanlarda
  • Rahminde zararsız diye tabir edilen kistlerden olan bayanlarda görülme riski daha fazladır.

Rahim Duvarı Kalınlaşması Riskli midir?

Rahim duvarı kalınlaşması, eğer tedavi edilmezse,  aşırı adet kanamalarından dolayı kansızlığa, rahim içinde oluşabilecek yaralardan dolayı vücutta enfeksiyona, kısırlığa, rahim kanserine, çok düşük ihtimalle de olsa ölüme yol açmaktadır.

Rahim Duvarı Kalınlaşması Nasıl Tedavi Edilir?

Tedavi yöntemleri uygulanırken, kişinin yaşı, doğurganlığı, çocuk isteyip istememesi, menopoz sürecinde olması ya da menopoza girmiş olması gibi değerlere sadık kalınmaktadır.

Kişi Ergenlik Dönemindeyse

Kişi ergenlik dönemindeyse, doğum kontrol hapları ile tedaviye başlanmaktadır. Doğum kontrol hapları, sadece progesteron ve östrojeni birlikte içeren haplardan olduğu takdirde, tedavi edici özelliği bulunmaktadır. Tek başına östrojen içeren haplardan kullanılıp, progesteron ile desteklenmediği takdirde hastalık tetiklenmektedir. Hatta hastalığın oluşum nedenlerinden biri de bu ilaçlar olmaktadır. Ergenlik dönemindeki genç bayanların, adet düzeni yeni oluşmaya başladığından, bu ilaçlarla hormon dengesini ve adet sürecini kontrol altına alarak, adet dönemini belli düzene sokmak, dolayısıyla tedaviye cevap almak, diğer yaş grubundaki bayanlara göre daha kolay olmaktadır.

Kişi Doğurganlık Çağındaysa

Eğer kişi doğurganlık çağında ise; ilk etapta ergen bayanlardaki gibi doğum kontrol hapları ile tedaviye başlanmaktadır. Eğer kişi tedaviye cevap vermezse, rahim içine “Mirena Spiral” adı verilen ve hormon içeren plastik aygıt yerleştirilir. Bu aygıt, içerdiği hormonu yavaş yavaş rahime salarak, 5 yıl boyunca gebeliği engellemektedir. Bir doğum kontrol yöntemi olsa da rahim duvarı kalınlaşması tedavisinde sıkça kullanılan bir yöntemdir. Fakat kişi doğurganlık çağında ve çocuk istiyor ise, çeşitli ilaçlar ve iğne ile yumurta uyarılmaktadır. Yumurtanın uyarılması, hem ilaçlarla, hastalığı tedavi etmeye yönelik bir yöntem olarak uygulanmakta,  hem de yumurta sayısını artırarak, hamile kalma olasılığı artırılmış olmaktadır. Bu işleme tıpta “Ovülasyon İndiksiyonu” (Yumurtanın Uyarılması) adı verilmektedir.

Kişi Menopoza Girmek Üzereyse

Kişi menopoza girmek üzereyse ve hastalığın kansere dönüşme riski düşükse; ilaçla tedavi ve periyodik kontrollerle iyileşme şansı mümkün olabilmektedir. Bu durumda rahmin cerrahi yolla alınması en son çare olarak düşünülmektedir. Ancak, biyopsi verileri sonucu hastalığın kansere dönüşme riski yüksekse, rahmin cerrahi yolla alınması zorunlu tedavi yöntemi olmaktadır.

Kişi Menopozdaysa

Menopoz döneminde olan kişide adet döngüsü ve yumurtlama gerçekleşmediğinden,  hormonlar salgılanmadığından ilaçlarla tedavi mümkün değildir. Bu nedenle, ciddi risk oluşturacak bir durum varsa, mecburen cerrahi yöntemlerden yararlanmak gerekmektedir. Bu durumdaki kadınlarda çoğu zaman, yumurta ya da rahim alınması gibi durumlar görülür.